Avrupa ekonomisinde yumuşak iniş beklentisi
Kovid-19 salgını sonrasında atılan destekleyici adımlar sonucunda enflasyon son yılların en yüksek seviyesine yükselirken, dünya çapında merkez bankaları da rekor faiz artışlarıyla enflasyonla mücadele etmeye başladı.
Bu çabanın sonucunda Avrupa Merkez Bankası (ECB), bu dönemde üç politika faizini 450 baz puan artırarak toplamda 10 faiz artırımına karar verdi.
Böylece mevduat ve refinansman faiz oranları ECB’nin kurulduğu 1999 yılından bu yana en yüksek seviyelerine ulaşırken, marjinal fonlama faiz oranları da 2008 yılından bu yana en yüksek seviyelerine ulaştı.
Ancak rekor büyüklükteki ve benzeri görülmemiş hızdaki faiz artışları borçlanma maliyetlerini artırmış, ekonomik aktiviteyi olumsuz etkilemiş ve Euro Bölgesi ekonomisinin yavaşlamasına neden olmuştur.
Merkez bankalarının faiz oranlarını artırarak ve bilançolarını küçülterek enflasyonu düşürmeye çalıştıkları bir dönemde gerçekleşmesi beklenen “yumuşak iniş” senaryosunda, ekonominin yüksek büyüme oranından potansiyel büyümeye yavaş ve kademeli geçişi sağlanacak. oran öngörülüyor. Ayrıca yumuşak iniş sırasında enflasyonun kontrol altında tutularak ekonomik büyümenin sürdürülmesi amaçlanıyor.
Ekonomiler için ideal bir durum olarak tanımlanan “yumuşak iniş”te amaç, ekonomileri sınırlı da olsa büyüterek bu dönemi resesyona girmeden atlatmaktır.
“YUMUŞAK İNİŞ” DAHA ÇOK ANLATILMIŞTIR
Son dönemde ECB yetkilileri ve Uluslararası Para Fonu (IMF) gibi kurumların açıklamaları Euro Bölgesi’nde yumuşak iniş senaryosunun güçlendiğini ortaya koyuyor.
Bank of France Başkanı ve ECB Yönetim Konseyi Üyesi François Villeroy de Galhau da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Euro Bölgesi’nde yumuşak inişin mümkün olduğunu ifade etti.
ECB’nin enflasyonu kontrol altında tutmak için gerekli adımları atacağını kaydeden Villeroy de Galhau, ekonomik büyümeyi engelleyecek politikalar izlemeyeceğini ifade etti.
ECB Yönetim Kurulu Üyesi Boris Vujcic de şunları söyledi: “Mevcut tahminlerimiz gerçekleşirse, o zaman düşük fedakarlık oranıyla, yani resesyon olmadan ve işsizlikte önemli bir artış olmadan yumuşak bir iniş yapacağız.” değerlendirmesini yaptı.
ECB Baş Ekonomisti Philip Lane, sıkılaşan kredi piyasasına rağmen ekonominin resesyondan kaçınabileceğine dikkat çekerek, “Yumuşak iniş senaryosunun hala iyi bir durum olduğunu düşünüyoruz.” Bu kelimeyi kullandı.
ECB’nin şimdiye kadarki en uzun ve en sert faiz artırımıyla Euro Bölgesi’nde krediler durma noktasına geldi ve ekonomik büyüme yavaşladı.
ENFLASYONDA DÜŞÜŞ TAHMİNİ
Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) Avrupa Bölgesel Ekonomik Görünüm raporunda da yumuşak iniş senaryosuna yer verilmesi dikkat çekicidir ve raporda “Enflasyonun kademeli olarak azalmasıyla birlikte Avrupa’nın görünümü yumuşak iniş yönündedir. ” Onun sözleri yer aldı.
IMF’nin son Dünya Ekonomik Görünüm raporunda, 2022’de yüzde 3,3 büyüyen Euro Bölgesi ekonomisinin 2023’te yüzde 0,7 büyüyeceğinin tahmin edildiği, 2024’te ise yüzde 1,2 büyümesinin beklendiği belirtildi.
IMF raporunda, Euro Bölgesi’nde enflasyonun 2022’de yüzde 8,4 olduğu hatırlatılırken, 2023’te yüzde 5,6’ya, 2024’te ise yüzde 3,3’e düşeceği öngörülüyor.
IMF verileri, Euro Bölgesi büyümesinin 2023’te yavaşlayacağını, ancak bu yıl resesyona girmeyeceğini, enflasyonun 2024’te yavaşlayacağını ortaya koydu.
IMF Lideri Kristalina Georgieva, konuya ilişkin yaptığı konuşmada, hizmetlere olan güçlü talebin ve enflasyonla mücadelede kaydedilen ilerlemenin küresel ekonomide “yumuşak iniş” şansını artırdığını ancak önemli finansal risklerle karşı karşıya olduğumuzu belirtti.
Avrupa Parlamentosu (AP) Araştırma Servisi’nin hazırladığı “AB’nin ekonomik görünümünün izlenmesi: Sert inişten kaçınma çabaları” başlıklı çalışmadan derlenen bilgilere göre, Avrupa “belirsiz bir yumuşak inişe” hazırlanıyor.
Öte yandan dün bir açıklama yapan ECB Başkanı Christine Lagarde, enflasyonla mücadelenin henüz bitmediğini ve faiz indirimlerinin bu yaz başlayabileceğini ifade etti.
BU YIL ÇOK FAZLA FAİZ İNDİRİMİ BEKLENİYOR
AB’nin son ekonomik tahminlerinde, geçen yıl iki kez aşağı yönlü revize edilen Avro Bölgesi’ndeki ekonomik büyümenin, 2023 yılında AB ve Avro Bölgesi’nde yüzde 0,6 olması bekleniyor.
Bu düşük büyüme oranı, zayıf dış talep ve para politikası adımlarının maliyeti ile açıklanmaktadır.
Öte yandan Euro Bölgesi’nde enflasyon 2022’deki rekor seviyesi olan yüzde 10,6’nın ardından düşüşe geçerek Kasım ayında yüzde 2,4’e geriledi.
Dün açıklanan verilere göre, Euro Bölgesi’nde nihai Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) Aralık 2023’te beklentiler doğrultusunda yıllık yüzde 2,9 oranında artarken, ECB’nin Nisan ayında ilk faiz indirimini yapabileceği beklentisi göreli olarak zayıflamış olsa da güçlü duruşunu sürdürüyor.
Analistler, parasal sıkılaştırmanın gecikmiş etkisinin 2024 yılında ortaya çıkmasının beklendiğini kaydederek, para politikasının yarattığı enflasyonu düşürücü etkinin önemli bir kısmının henüz gerçekleşmediğini ifade etti.
Bu kapsamda piyasalarda ECB’nin bu yıl birkaç kez faiz indirimine gideceği varsayılırken, toplam indirimin 125 baz puan olacağı tahmin ediliyor.
Analistler, söz konusu gerçekleşmeler dikkate alındığında bölge ekonomisindeki aktivitenin sınırlı da olsa olumlu seyrini sürdürebileceğini vurgulayarak, bu gelişmelerin bölgede “yumuşak iniş” senaryosunu desteklediğini belirtti.